PSİKİYATRİST DEĞİL AVUKATMIŞ
Psikolog Mehmet Başkak, yalan haberin arka planıyla ilgili şu bilgileri verdi:
"Türkiye'deki haberlerde Michael Fine isimli kişinin 'psikyatrist doktor' olduğu yazıyor. Aralarında Washington Post gibi ciddi yayınların da bulunduğu tüm İngilizce yayınlar Michael Fine isimli kişinin 'avukat' olduğunu yazıyor.
TECAVÜZ YOK TACİZ VAR
Türkçe haberlerde sanığın hastalarını hipnotize ederek tecavüz ettiği yazıyor. Ancak İngilizce haberlerde tecavüzden hiç bahsedilmiyor! Yabancı kaynaklara göre Michael Fine müşterilerini taciz etmiş. Yani ortada bir tecavüz olayı yok. Zaten haberin videosunda da tecavüz görüntüsü yoktur. Ayrıca görüntü bir doktor muayenehanesinde değil Ohio'da bir avukatlık ofisinde çekilmiş.
Türkiye'deki haberlerden hipnozla bir kişiye tecavüz edilebileceği sonucu çıkıyor. Haberin İngilizce versiyonlarında böyle bir algıya neden olmamak için Amerikan Psikoloji Derneği'nin (APA) görüşüne yer veriliyor. Kitaplar, filmler ya da TV'de tarif edilen hipnoz tanımlarına zıt olarak, hipnotize edilmiş kişilerin kendi davranışları üzerindeki kontrollerini kaybetmediklerine dikkat çekiliyor."
HİPNOZLA TECAVÜZ OLMAZ
"Hipnozla tecavüz mümkün değil" diyen Başkak, bu hassas konuyla ilgili şu bilgileri veriyor:
"Hipnoz asla gece uykusu gibi bir uyku ya da bayılma değildir. Bayılmada ve uykuda bilinç tamamen kapalıdır, kişinin dış dünyaya yönelik farkındalığı, akıl yürütme ve karar verme mekanizmaları devre dışıdır. Hipnoz durumunda ise kişinin farkındalığı ve bütün algıları açıktır. Hipnoza alınan kişi, kendisine söylenen sözlerin, yapılan telkinlerin farkındadır. Kendi inanç ve değerlerine göre hipnoz uzmanının telkinlerini filtreden geçirme; telkinleri kabul etme ya da reddetme kudretine sahiptir. Hipnoz durumundaki kişi bedensel ve zihinsel bir gevşeme halindedir fakat bilinci açık olup gayri ahlaki bulduğu, onaylamadığı herhangi bir davranışı, sözü anında reddetme uyanıklığına sahiptir.
HİPNOZLA BİR BAŞKASININ İRADESİNİ TESLİM ALAMAZSINIZ
Hipnoz kısaca kişinin kendi isteği ve katılımıyla elde edilen bir konsantrasyon, trans halidir, hipnozla bir başkasının iradesi teslim alınamaz. Hipnoz çevreye karşı farkındalığın azaldığı ve dikkatin belirli bir noktada yoğunlaştırıldığı bir bilinç değişikliği durumu olarak da tanımlanabilir. Dolayısıyla sanılanın aksine hipnoz altındaki kişiye, istemediği bir şey asla yaptırılamaz. Kişi herhangi bir sorununu aşmak amacıyla hipnozu kabul etmelidir ki hipnoz edilebilsin. Kişi destek verilmek ya da iyileşmesine yardımcı olunmak amacıyla hipnoz altına alınmışken, her şeyi hatırlar, farkındadır ve trans halindedir.
PARMAĞINIZI ŞAKLATINCA İNSANLARI KÖLE YAPAMAZSINIZ
Hipnozla ilgili gerçekdışı iddiaların ortaya atılmasında yıllardır filmlerde, ucuz şovlarda ya da romanlarda hipnozcunun parmağını şaklattığında birini tavuk gibi gıdaklatan ya da hipnoza aldığı kişiyi istediği gibi yönlendiren bir köle durumuna düşüren kişi olarak gösterilmesi etkili olmuştur.
Ülkemizde insanlar hipnozla ilgili pek az şey biliyor. Hipnoz dünyada tıptan eğitime, spora, kişisel gelişime kadar birçok farklı alanda kullanılabilen ve doğru uygulandığında mükemmel sonuçlar ortaya çıkmasını sağlayan olağanüstü bir yardım yöntemidir."
MEDYA ETİK KURUMLARI HAREKETE GEÇMELİ
Bu tür yalan haberlerin hipnoz uzmanlarını, psikiyatristleri, psikologları, zan altında bıraktığını belirten Psikolog Başkak, Basın İlan Kurumu, Basın Konseyi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti gibi medya etik kurumlarının gerekli müdahaleleri yapması gerektiğini sözlerine ekledi.
